26 Kasım 2011 Cumartesi

Andrey Voznesenski - OZA

OZA

XIV

selam oza, evde, geceleyin

ya da uzakta bir yerde, neresi olursa olsun,

havlarken köpekler, yalarken kendi gözyaşlarını

senin soluğundur duyduğum ses

selam oza!

nasıl bilebilirdim, sinik ve gülünç

bir kişi gibi, ürkerek giren bir göle,

gerçekte korku olduğunu aşkın, söyle?

selam oza!

ne korkunç, bir başına düşünmek şimdi seni?

daha da korkunç, bir başına değilsen oysa :

şeytan öylesine doyumsuz bir güzellik vermiş ki sana

selam oza!

ey insanlar, lokomotifler, mikroplar

gerin kanatlarınızı elinizden geldiğince ona

harcatmam onun dokundurtmam kılına

selam oza!

yaşam bir bitki değilse aslında

neden dilimliyor, parçalıyor insanlar onu

selam oza!

ne acı bu denli geç rastlamak sana

ve böylesine erken ayrı kalmak sonunda

karşıtlar getiriliyor bir araya

bırak çekeyim kahrını ve acını kendime

çünkü acılı kutbuyum mıknatısın ben,

sense sevinçli. dilerim sonuna dek kalırsın öyle

dilerim hiç bilmezsin ne denli hüzünlüyüm

inan, kendimle üzmeyeceğim seni.

inan, ders olamayacak sana ölümüm

inan, yük olmayacağım sana yaşamımla

selam oza, dilerim ışıl ışıl kalırsın hep

bir sokak fenerinden sızan bir ışık gibi.

suçlayamam bırakıp gittiğin için beni.

şükür ki girdin yaşamıma

selam oza!

ANDREY VOZNESENSKI

‘Oza’, ANDREY VOZNESENSKI, Çeviri : MEHMET H. DOĞAN, TURGAY GÖNENÇ, İLERİ Yayınevi, 1992..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder