18 Mayıs 2011 Çarşamba

3 NO’LU ETÜDE

terk edilmişlik var bu rüzgarda
saçlarını ıslatan kuvvet nerede
bakma yalanmış rüzgar da, yağmur da
sen de...

gemiler uçuyor, balıklar uçakların peşinde
yoksa böyle değil miydi?
ben hem deliyim
o halde seni daha çok sevmeliyim

güneşin merhabasını bıraktığı yerlere
“merhaba” demeliyim
artık gitmeliyim
bütün yolları değiştirdim deme bana
senin adına
selam vermeliyim sevdiğin sokaklara

ben hem deliyim
ve takvimlerin resimli olanlarını severim
yüreğimdeki resmini severim
öyle olur olmaz çık karşıma
milyonlarca sen görmeliyim
ben hem deliyim
keşke seni hiç hiç görmeseydim...



Kimi zaman birisi çıkar karşına ve kan bağın olmadığı halde onu bir akraban gibi bir ablan gibi görürsün, bilirsin. G. abla da benim için öyle biri.Bu şiir de onun şiiri.Tekrar teşekkür ederim abla şiirin için.Bu fotoğraflar ne alaka dersen bir deli kendine anca yukarıdaki fotoğraftaki gibi gelir sanırım. :)

15 Mayıs 2011 Pazar

Monologmati



Suçu benim üstüme at: Zamanlama hatası derim.
Suçu benim üstüme at: Batık gemilerin de bir rotası olduğunu saklarım.
Suçu benim üstüme at: Taşa inanan bir tanrı parçasıydı derim.
Suçu benim üstüme at: Aşk değildi o; yalnızca bir isim benzerliğiydi diye söylenirim.
Suçu benim üstüme at: Örgütlü kalp ağrılarıydı derim. Geceleyin arkadaş evine sığınan ağır yaralı bir militan kadar güzeldi derim.
Suçu benim üstüme at: Yaz sıcağında kasıklarından yükselen ter kokusunu parfüm niyetine kullanacaktım, demem.

yatağını çıyanlarla süslerdi.
akşamları yatmadan bir ikisini atıştırırdı.
tehlikeli kesikti.
tehlikeli kesikler gibi sevişirdi.
eve bir giyotin almak isterdi hep.
fazla arkadaşlar için.
fazla gözyaşları için.
fazla laubalilikler için.
islamiyet'ten önce Kabe'de duran üç puttan
biri oydu, biri ben.
öbürkünden arada bir şifreli mektuplar alırdık.
mektuplara gülerdik biz. mektuplara gülmekle geçerdi vaktimiz.
mutluyduk.
cahildik ve bununla mutluyduk.

Suçu benim üstüme at:
Biz, biraraya geldiğimizde anlamlı bir kelime oluşturan iki heceydik -- bunu itiraf etmem.
Suçu benim üstüme at:
Evet, aramızda kronolojik bir sıralama vardı duygular açısından. Şiddetin yolaçtığı her türlü maceraya düşkündü o.
Yara kabukları biriktirirdi. Açıksözlülük biriktirirdi -- ağzımdan alamazlar.
Suçu benim üstüme at.
Suç beni bağlamaz.
Suç bana çarpmaz.

jilette pusu kurmuş yılandı. ( galiba infilak etti. )
yılanın kirpiklerine bulaşmış asitti. ( galiba punk. )
horizantaldi. ( şüphesiz prozac efsanesiydi. )
bütün anlamları bataklıktı. ( tut ki, boşlukta dinozordu. )
kâh çokluktu, kâh eksiklikti. ( aritmatiği zayıf. )
ucuz atlattığım bir cinayet girişimiydi. ( ahlakı pekiyi. )
saçma sarı'mdı. ( her renk bir diğerini gölgede bırakır. )
marjinal ela'mdı. ( sırra kadem basan hatıralarla avunurdu. )
piercing prensi'mdi. ( çoğu kere, uzak gemi lodosu. )

böcek tarlam! bana hiç değilse bir mail at.
japon kâğıt kaplama sanatım! hayatta mısın?
geceleri kanımı emmekle bahtiyar olan sivrisineklerle var mı bir akrabalığın, yakınlığın?!

K. İskender