Müzikal Enfeksiyon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Müzikal Enfeksiyon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Ocak 2011 Cuma

EVERYBODY KNOWS..

HERKES BİLİYOR..

Everybody knows that the dice are loaded. Everybody rolls with their fingers crossed..
Everybody knows that the war is over. Everybody knows the good guys lost. Everybody knows the fight was fixed : the poor stay poor, the rich get rich. That’s how it goes. Everybody knows..

HERKES BİLİYOR..

Herkes biliyor zarların hileli olduğunu.

Herkes yuvarlanıyor iyi şanslar dileyerek.

Herkes biliyor savaşın sona erdiğini.

Herkes biliyor iyilerin kaybettiğini.

Herkes biliyor dövüş önceden ayarlanmıştı.

Yoksullar yoksul kalır , zengin zenginleşir.

İşler böyledir. Herkes biliyor..

Herkes biliyor teknenin su aldığını.

Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini.

Herkeste babaları ya da köpekleri biraz önce ölmüş gibi buruk bir his var.

Herkes cebi için konuşuyor.

Herkes bir kutu çikolata ve uzun saplı bir gül istiyor.

Herkes biliyor..

Beni sevdiğini herkes biliyor bebek.

Herkes biliyor bunun böyle olduğunu.

Herkes biliyor sadık kaldığını bir iki geceyi saymazsak.

Herkes biliyor dikkatli olduğunu ama üstünde elbisen olmadan görüşmek zorunda kaldığın öyle çok kişi vardı ki.

Herkes biliyor..

Herkes biliyor ya şimdi ya da asla.

Herkes biliyor ya ben ya da sen.

Herkes biliyor bir iki şey yapmışsan sonsuza dek yaşadığını.

Herkes biliyor anlaşmanın hileli olduğunu.

Yaşlı siyah Joe senin kurdelelerin ve fiyonkların için hala pamuk topluyor.

Herkes biliyor..

LEONARD COHEN

(Türkçesi : Mustafa Yılmazer / Leonard Cohen , Şarkılar – Şiirler , AYRAÇ Yayınları – Mayıs-1996)


4 Ocak 2011 Salı

Hemşerim Memleket Nere

Hemşerim Memleket Nere

Kendimi bildim bileli yollarda tükettim koskoca bir ömrü
Bir uçtan bir uca gezdim şu fani dünyayı
Okumuşu, cahili, yoksulu, zengini hiç farkı yok hepsi aynı
Sonunda bende anladım hanyayı Konyayı

Sanki insanlık pazara çıkmış ekmek aslanın ağzında
Bir sıcak çorba içermisin diyen yok
Dört duvarı ören çatısını kapatıp içten kilitlemiş kapıyı
Bir döşekte sana serelim buyur diyen yok

Tek bir soru hemşerim memleket nire?
Bu dünya benim memleket
Hayır anlamadın hemşerim esas memleket nire
Bu dünya benim memleket
Tövbe, tövbe, tövbe


Kardeşlik ve eşitlik üzerine uzun uzun nutuklar çekip
Niye senin derin benden koyu diye soran çok
Kaşının altında gözün var diye silahlanıp ölüme koşarken
Kalan dul ve yetim ne yer ne içer diye soran yok

Barış garibim bulamadı çözümü oturdu etti bunca sözü
Gelin hepberaber anlaşalım diyen yok
Zaten paramparça bölünmüş ve yaşanmaz olmuş dünyamız
Daha fazla kesip bölmeye hiç gerek yok

Tek bir soru hemşerim memleket nire?
Dedim ya yahu bu dünya benim memleket
Hayır anlamadın hemşerim esas memleket nire
Bu dünya benim memleket
Tövbe, tövbe, tövbe

Barış Manço-Kurtalan Ekspres


Akşam Oldu Hüzünlendim

Akşam Oldu Hüzünlendim


Akşam oldu hüzünlendim ben yine
Ilık ılık esen meltemin ürpertisi
Ve bitmemiş bir şarkının sözleri yüreğimde
Göyaşı döken sevgilinin tatlı anısı


Akşam oldu hüzünlendim ben yine
Bir şarkı söylemek geldi içimden
Yarım yamalak yamalı bohça
Bir de sahilin sesi kilometrelerce uzaktan


Akşam oldu hüzünlendim ben yine
Bir şiir dökülür kalemimin ince ucundan
Ne söyleyen var ne dinleyen
Garip çok garip

Müzeyyen Senar


Kötü geçen bir günün ardından gelirsin eve…

Seni karşılamak için dikilmiştir duvarlar.

Koca bir günün yükü vardır üstünde.

Bütün gün sızlanmıştır insanlar, şişmiştir kafan.

Dinlenmek için uzanırsın.

Yarım yamalak sevinçler,

yarım yamalak aşklar,

yarım yamalak ders notları,

yarım yamalak an parçaları gelir aklına.

Ağzını açıp tüm bu olumsuzluklar karşısında

söyleyecek bir sözün yoktur,

söyleyebilecek takatinde...

Tam o sırada

hayatına ilahi bir müdahale olur

bir kutsal ses yankılanmaya başlar duvarlarda.

Akşam oldu hüzünlendim ben yine

Balder Nasti

Durukan

26 Aralık 2010 Pazar

Dream On




Dream On-Aerosmith
 
aynaya her baktığımda
yüzümdeki tüm çizgiler daha da belirgin hale geliyor
zaman geçiyor
şafak vaktindeki toz gibi geçip gidiyor
bu doğru yol değil mi
herkesin hayatta ödemesi gereken bir borcu vardır
kimsenin bilmediğini biliyorum
nereden geliyoruz ve nereye gidiyoruz
biliyorumki bu herkesin günahı
nasıl kazanacağını bilmeyi kaybettin
hayatımın yarısı kitapların yazılı sayfalarında
yaşa,aptallardan ve bilgelerden öğren
doğru olduğunu biliyorsun
ardından gelen herşeyin
benimle şarkı söyle yıllar için
kahkahalar ve gözyaşları için...
benimle şarkı söyle eğer sadece bu günlükse
belki de yarın tanrı seni alacak
hayal et,hayal et
kendini bir rüyayı gerçekleştirirken hayal et
hayal et,hayal et
hayalin gerçek oluncaya kadar hayal et
dream on, dream on, dream on...
hayal et...
benimle şarkı söyle yıllar için
kahkalar ve gözyaşları için...
benimle şarkı söyle eğer sadece bu günlükse
belki de yarın tanrı seni alacak...

24 Aralık 2010 Cuma

Ardından



Ardından
 
Geldim yine sana geldim
Sevdim seni dünya kadar
 
Geldim yine sana geldim
Dağlar yolverin bana
 
Gittiğin günden beri
Bekledim umutla
Sustu radyomun sesi
Söyle bana
 
Gittiğin o gün vardı ya
Çiçekler soldu
Meğer soracak ne çok şey varmış sana
 
Geldim yine sana geldim
Sevdim seni dünya kadar
 
Geldim yine sana geldim
Dağlar yolverin bana
 
Gittiğin günden beri
Bekledim umutla
Sustu radyomun sesi
Söyle bana
 
Gittiğin o gün vardı ya
Çiçekler soldu
Meğer soracak ne çok şey varmış sana
 
Tozpembe bir rüyaydı
Bize bizi anlattı
Yürüdü diyar diyar
Kanatlandı
 
Kurtalan Ekspres

23 Aralık 2010 Perşembe

Hay Sizin Kulağınıza Hoş Gelen

Uzun zamandır, klişe olmaktan kurtulamamış bir beyin pardon deyim var.

Bir arkadaşımıza soruyoruz "Hangi tür müzikleri dinlersininiz?"

Arkadaşımız: "Valla ben kulağıma hoş gelen her türlü müziği dinliyorum." diyor.

Bu cevap benim kulağımın içine süzülüyor ve şu şekilde yorumlanarak beynimden çıkıyor:
Heee anladım; senin yaşama karşı bir bakışın ve sorumluluğun yok. Sen de -ne olduğu belli olmayan- arada kalmışlardansın. Utancını ayıbını sahte onurlarla sağlıyorsun...

Ben kulağıma hoş gelen her türlü müziği dinlerim.Kim kulağına hoş gelmeyen müziği dinler ki, dolmuşta mecburen dinlediğimiz, şoför FMden fırlayan kedi miyavlamalarını saymazsak...

"Ben kulağıma hoş gelen her türlü müziği dinlerim." bu söz beni ş
aşkına çeviriyor. Şaşırdığım şey kulakları değil.Her türlü müziği kulaklarına hoş getiren beyinlerine şaşırıyorum.

Kimler kulağına hoş gelen müziği dinliyor?

Dinledikleri müzikleri söylemekten utananlar, toplumun ve modanın belirlediği tarzlara köl
e olmaktan kaçamayan ve bunun utancını yaşayan ve gizlemek isteyenler kulaklarına hoş gelen müziği dinliyorlar!...

Bir yapımcının yardımcısına soruyorum Ne tarz müzik dinlersin? Arabesk dinlerim demekten utandığı için Kulağıma hoş gelen her türlü mü
ziği dinlerim deyip kurtulduğunu sanıyor. Senin arabanda arabesk ile ilgili kasetler var... Arabesk dinliyorsun. Arabesk sana hayat veriyor. Arabesk müziğinde kendini benliğini buluyorsun. Arabesk dinlerim demekten neden utanıyorsun. Utandığı şey dinlediği müzik değil, dinlediği müziğin onun kültür seviyesini ele vermesinden korkuyor. Arabesk dinlemek kültürsüzlük ise neden arabesk dinliyorsun yalnız kaldığında ve kapalı kapılar ardında...

Çocukken bana ne olacaksın diye sorarlardı. Ben de Sevdiğim bir
şey olacağım, mutlu olabileceğim bir şey olacağım derdim. Evet evet ama işte seni ne mutlu eder? diye bir soru daha sorarlardı. Ben bir türlü karar veremezdim. Bu nedenle kulağıma hoş gelen meslekleri sıralardım. Anladığımdan, ne işe yaradığını bildiğimden değildi. Hiçbir bilgim olmadığı için önüme gelen meslekleri seçerdim. Belli bir zaman sonra biraz daha büyüdüğümde, meslekler hakkında biraz daha bilgi sahibi oldum. Ve pilot olmak istedim. Biraz daha büyüdüğümde ise pilotluğun bana uygun bir meslek olmadığına karar verdim. Kişiliğime ve istediğim yaşam tarzına daha uygun bir meslek seçmeye karar verdim. Ben oluşurken beğenilerim de oluşmaya başlamıştı. Sonra döngüsel şekilde beğenilerim beni oluşturmaya başladı... Şimdi rock müziği dinliyorum. Çünkü kulağımdan beynime girerek hoş gelen müzik bu... Çünkü hayata karşı bakışım ve duruşum bana rock müzik dinletiyor ve rock müziği sevdiriyor. Ancak bazı rock müziği dışında tarzlarda cok iyi yorumlandığı için beğenilerim arasına girebiliyor.

Bana ne tarz müzik dinlersin diye sorduklarında
Rock müziği dinliyorum diye cevap veririm. Bu sözü duyan insanlar şunu anlarlar, bu herif müzik markete girdiğinde rock raflarını gezer. Evinde müzik setinin yanında rock ile ilgili albümler bulunur. Kitaplığında rock ile ilgili kitaplara rastlanabilir. Meyhaneye değil rock bara gider. Vs vs...

Müzik insanın yaşamını ve hayata bakışını belirleyen en büyük unsurlardan birisidir. Bir insanın yaşam tarzını, hayata karşı bakışını, siyasi ve felsefi fikirlerini anlayabilmek için müzik çok iyi bir araçtır. Dinlediğimiz müzik bizi statüsel anlamda bir yere taşımaz. Ancak mütemadiyen bulunduğumuz statüye uygun müzikler dinleriz. Yani dinlediğimiz müzikler bizim ne olduğumuzu insanlara anlatabilir;

Kulağınıza heavy metal hoş geliyor ve daha sonra da dönülmez akşamın ufkundayım... diye bas bas bağırabiliyorsanız, sanırım heavy metal sizi biraz üzüyor. Kurtulun heavy metal dinlemekten. Türk Sanat Müziği dinliyorum deyin tertemiz olun... Arkadaş çevrenizde statü alabilmek yada onlardan olabilmek için aynılaşarak farklılaşmaya çalışmayın. Kendinize dikkat edin. Fazla karıştırmayın kusarsınız. Ne dinlediğinize dikkat etmeyin ne olduğunuza dikkat edin, olduğunuz yer ne dinlediğinize dikkat etsin.




Kulağıma hoş gelen müziği dinlerim diyerek de salata yapmayın. Utançlarınızla yaşamayı ya da utanılacak şeylerden kendinize ilgi göstererek kurtulmayı deneyin...

Değerli ve anlamlı kalın
.

Barış Y. Aygün