12 Temmuz 2011 Salı
11 Temmuz 2011 Pazartesi
Aptallığın Asaleti
Gündüz Düşleri
Yol Hiç Bitmez
Hint Atasözü

biraz duraksa, neler olup bittiğine anlam verme.
Mutlaka yanlış bir şey oldu ve düşüncelerin ile
dileklerin aynı orantıda değildi ve varlığın ile buluşamadı.
Sorun yok, sadece bekle.
Güneş doğacaktır, çimler yeşerecektir, çiçekler açacaktır,
rüzgar esecektir ve yağmur yağacaktır, zorlamaya gerek yoktur, olması gereken kendiliğinden olur !
İzlemeye devam et, şahitlik güzeldir, hem olayın dışındasındır hem de içinde, o bir dengedir, o anlamlıdır, şahit ol, tanık ol, olan ile bütünleş, güzellik olanların içinden filizlenecektir; zorlamaya gerek yoktur, olması gereken kendiliğinden olur !..
Hayat üçbuçukla dört arasındadır... Ya üçbuçuk atarsın ya da
dört dörtlük yaşarsın...
Neyzen Tevfik
Kadına Bakış
Madame... De Stael
Chamfort
John Keats
Cenap Şehabettin
Victor Hugo
Masa da Masaymış Ha!

"Adam yaşama sevinci içinde
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kaseye çiçekleri koydu
...
Ne yapmak istiyordu hayatta
...İşte onu koydu
...
Üç kere üç dokuz ederdi
Adam koydu masaya dokuzu
Pencere yanındaydı gökyüzü yanında
Uzandı masaya sonsuzu koydu
Bir bira içmek istiyordu kaç gündür
Masaya biranın dökülüşünü koydu
...
Masa da masaymış ha
Bana mısın demedi bu kadar yüke
Bir iki sallandı durdu
Adam ha babam koyuyordu.
Edip Cansever
Kitlelerin Dehası

Herhangi bir günde herhangi bir orduya
yetecek kadar ihanet,
nefret, şiddet
ve saçmalık vardır.
Ve cinayet konusunda en becerikliler
Cinayet karşıtı vaaz verenlerdir
Ve nefreti en iyi becerenler
Sevmeyi vaaz edenlerdir
Ve son olarak
Savaşı en iyi becerenler
Barış vaazı verenlerdir
Tanrıyı vaaz edenlerin
Tanrıya ihtiyacı var
Barış vaaz edenlerin
Huzuru yok
Sevgi vaaz edenler sevgisizdir
Vaaz edenlerden sakının
Bilmişlerden sakının.
Durmadan kitap okuyanlardan sakının
Yoksulluktan nefret edenlerden
Ya da gurur duyanlardan sakının
Övgü göstermekte hızlı davrananlardan sakının
Karşılığında övgü beklerler
Sansürlemekte hızlı davrananlardan sakının
Bilmedikleri şeylerden korkarlar
Sürekli kalabalıkları arayanlardan sakının;
Tek başlarına bir hiçtirler
Ortalama erkekten
Ortalama kadından
Sakının
Sevgilerinden sakının
Sevgileri vasattır,
Vasatı aranır dururlar
Ama nefretleri dahiyanedir
Nefretleri seni beni
Herkesi öldürebilecek kadar dahiyanedir.
Yalnızlığı istemezler
Yalnızlığı anlamazlar
Kendilerinden farklı her şeyi
Yok etmeye çalışırlar
Sanat yaratamadıklarından
Sanatı anlayamazlar
Yaratma başarısızlıklarını
Dünyanın beceriksizliğine yorarlar
Kendileri tam sevemedikleri için
Senin sevginin eksik olduğuna inanır
Ve senden nefret ederler
Ve nefretleri
Parlak bir elmas
Bir bıçak
Bir dağ
Bir kaplan
Bir baldıran otu gibi
Mükemmeldir
En Usta Oldukları
Sanattır nefret!
Charles Bukowski
10 Temmuz 2011 Pazar
Sevginin adı kişiliksizlik olabilir bazı durumlarda
Üç Yüzyılda Yaşamak
Bu, portreler serisindeki fotoğraflar, 1987-2005 yılları arasında dünyanın pek çok değişik bölgesinde çekilmiştir.





105 yaşında Sicilya doğumlu İtalyan adam 101 yıl evvel ailesi bir gemi ile Amerika’ya gelmiş. Ailesine yiyecek için pazarlık eden annesini ve Hürriyet Heykeli’ndeki dalgaları hatırlıyor. 18 yaşında, Teksas’ta bir çimento fabrikasında çalışırken “Kara El” (Mafya) aile üyelerini “almakla” tehdit etti ve haraç baskılarından kaçmak için ailesi Kaliforniya’ya taşındı. 1920’lerde aylaklarla trenleri sürdü. Yellowstone Park’ta çalışırken Başkan Hoover’ın elini sıktı. 40’ında çiçek işine başladı ve buradan 3 kere emekli oldu. Sonunda 89 yaşında emekli oldu. 105. yaşgününde iki kadeh kırmızı şarap içti ve doktoru ve sarışın hemşiresi ile dansetti.




110 yaşından 115 gün almış. Alman ve İngiliz atalara sahip. Pek çok büyüğü 100 yaşını geçene dek yaşamış. 1. ve 2. Dünya Savaşlarında hizmet etmiş ve daha sonra trenyolu frencisi olarak çalışmış. Bunalım zamanında zamanında aylaklarla pek çok ülkeyi trenle gezdi. 102 yaşındayken günde 10 mil yürüyordu. Şimdi günde 3 mil yürüyor ve göz muayenesi tablosundaki en alttaki 3 satırı hala okuyabiliyor. İçmeyi 60 yaşında bıraktı fakat 80’ine kadar sigaraya devam etti. Bir bronzlaşma salonundaki espresso kafede haftada bir kaç saat çalışmaya devam ediyor. “Hala güzel kadınların peşine düşerim” diyor. “Ama bacaklarım yeterince hızlı olmadığından yakalayamam.”



114 yaşından 226 gün almış Afrikalı Amerikalı kadın. Dünyadaki yaşayan 3.yaşlı insan ve Amerika’daki yaşayan 2. yaşlı. Anne babasının ikisi de köleydiler. Aile, kendi yetiştirdiği yiyecekleri yiyordu. Diyetine hiç dikkat etmedi ve hiç bir zaman kilolu olmadı. Hiç sigara ya da içki kullanmadı ve ilk defa doktor gördüğünde 100 yaşındaydı. 72 yıldır ikinci kocasıyla evli. 3 çocuk, 5 torun, 46 büyük torun, 95 büyük büyük torun, 38 büyük-büyük-büyük torunu var.
Yaşlandığını Nasıl Anlarsın
kadınlar gittikçe daha güzel.
güneş daha hızlı ...adımlıyor gökyüzünü,
sular daha soğuk rüzgâr daha serin.
eskiden her konuda konuşurdum istekle,
bir geniş gülümsemeyle dinliyorum şimdi.
büyük yapılar, ışıklı çarşılar bitti,
ara sokaklara, salaş kahvelere gidiyorum.
kurtulmak için çırpındığım çocukluğu,
yeniden öğreniyorum çocuklardan şaşarak.
bütün sesler çın çın bir yalnızlık oluyor,
içimden geçenleri söyledim sanıyorum.
birisi bir şarkı söylemesin kederle,
tenimde bir titreme, kirpiklerimde buğu.
kısa söz, basit eşya, kedi sevgisi,
aktıkça ağaran bir suyum zamanın ırmağında.
nerden mi anlıyorum yaşlandığımı?
kadınlar daha güzel kadınlar daha uzak...
ŞÜKRÜ ERBAŞ
Cahiliye İle Kör Dövüşü
"Cahillerle tartışmaya girmeyin, Ben hiç yenemedim."
Gazali
"Aptallarla asla tartışmayın. Sizi önce kendi düzeylerine çeker, sonra da tecrübeleriyle yenerler."
Dilbert
Maya Ağıdı

Kana kana içecek suları vardı
Ama o gün toz duman sardı her yanı
O gün sarardı soldu toprak
O gün bir bulut çöktü tepesine
O gün bir dağ geldi üzerine
O gün güçlü adamın eline geçti toprak
O gün tütmez oldu bacalar
O gün dalından koparıldı körpe yapraklar
O gün ölüme kapandı gözler
O gün üç işaret belirdi ağaçta
O gün üç nesil asıldı oracıkta
İşte o gün baş koydular savaşa
Ve dağıldılar dip bucak ormanlar arasına
(Popolvuh Maya Kutsal Kitabı'ndan)

Uykunun Sızdırdığı Sözler

Nesneleri anlamak için sadece nesneler yetmez, onların öncesi ve sonrası da gerekir.
Yapıcı olmak için yansızlaşmak gerekir
Taklit, bütünleşme yanılsaması yaratarak var olmayanın varoluşunu destekler
Dağ baba, ana tarla, gençlik at, bebek denizdir, dere hepimiz, su içimiz, ev cinselliktir
Benim beynim kendini ve bedenini, yanı sıra karşısındakinin beynini ve bedenini kullanıyor ve başkasının beynine kendini ve bedenini kullanma izni veriyor; aramızdaki ortaklık böyle sağlanıyor, sorun bu izin verilmediğinde çıkıyor, bu bir sorundur çünkü insanların bizde doğmadan önce bile hakları ve payları var
İyi ki analar babalar bizi çok sevmiyor da başkalarına gidiyoruz
Yankesiciler en çok parti mitinginde cepçilik yapar, boş vaatleri alkış için eller kalktığında cepler korumasız kalır ve sandıktan sonra gidecek paralar daha meydanda gitmeye başlar
İnsanların kendine karşı değil insana karşı cesareti var, halbuki ilki olsaydı, olaylara karşı da cesareti olurdu
Çıngıraklı bir topla körlere futbol oynatmak, dünyanın halini analoji ile anlatmakta iyi bir yol.
(Tahir M. Ceylan - Aylak Bilgi)